Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), 2022-2023 yılını kapsayan “Türkiye’de Gazetecilik: Algı ve Profil Araştırması” başlıklı raporunu’nu yayımladı. Gazetecilerin mesleki şartlarına değinilen raporda, medya çalışanlarının profili çıkarıldı ve mesleğe dair beklentiler de verilerle ortaya konuldu.
Rapora göre, gazetecilerin çoğu düşük maaşlarla haftada 45 saatten fazla çalışıyor ve yıllık izinlerini tam olarak kullanamıyor. Gazetecilerin yüzde 42,8’i sansüre maruz kaldığını belirtiyor. Fazla mesai ücretini alamayan gazetecilerin oranı yüzde 36,3 olurken, mobbinge maruz kalma oranı ise yüzde 36,2 olarak kayda geçti.
Rapordan dikkat çeken başlıklar şunlar:
GAZETECİLERİN ÇOĞU DÜŞÜK MAAŞLA ÇALIŞIYOR
TGS, gazetecilerin büyük bir kısmının düşük maaşla çalıştığını belirledi. Maaşlarının yetersiz olduğunu ve sosyal haklardan memnun olmadıklarını belirtenlerin oranı da ulusal medyada çalışan gazetecilerle, metropol kentlerde çalışan gazeteciler arasında daha yüksek.
EK MESAİ ÜCRETİ VERİLMİYOR
Fazla mesai karşılığında ücret alan gazetecilerin oranı ise yalnızca yüzde 28,6. Gazetecilerin yüzde 35,1’i ise fazla mesai yapmadığını belirtiyor. Ücretli fazla mesai yapan gazetecilerin oranı, büyük şehirlerde çalışan ve ulusal basında çalışan gazeteciler arasında daha yüksek oranda (%35,6 ve %34,7). Gazetecilerin yüzde 36,3’ü ise fazla mesai yaptığını ve bu mesailerin ücretlendirilmediğini söyledi.
MEDYADA MOBBİNG KADINLARI VE GENÇLERİ VURUYOR
TGS’nin anketine katılım sağlayan gazetecilerin yüzde 36,2’si, çalışma hayatlarında en az bir kere mobbinge maruz kaldığını ifade etti. Şu an çalıştıkları iş yerlerinde mobbinge maruz kaldığını belirtenlerin oranı da yüzde 11,8 oldu.
Kadın gazeteciler, genç gazeteciler, lisans ve üstü eğitimli gazeteciler ve metropol illerde çalışan gazeteciler, diğer gruplara oranla daha yüksek oranda mobbinge maruz kalıyor. Sendika üyesi gazeteciler de sendikasız gazetecilere kıyasla, daha yüksek oranda mobbinge maruz kaldıklarını belirtti.
KADINLAR VE GENÇLER DAHA FAZLA SANSÜRLENİYOR
Raporda, gazetecilerin mesleki imkân ve zorluklara dair deneyim ve algılarına dair şu bulgulara da yer verildi:
Gazetecilerin neredeyse yarısı, mesleklerini icra ederken karşılaştıkları en büyük engel olarak “siyasi baskıları” görüyor (%47,7). Diğer nedenler arasında “finansal sürdürülebilirlik,” “çalışma koşulları” ve “işveren baskısı” var.
SANSÜRE TAM GAZ DEVAM
Ankete katılan gazetecilerin %42,8’i sansür uygulamalarına maruz kaldıklarını söyledi. Sansür, genellikle haberlerin yayımlanmaması, çıkarılması veya değiştirilmesi şeklinde gerçekleşiyor. Kadın gazeteciler ve 35 yaş altı gazeteciler arasında sansüre maruz kalma oranı diğer gruplara göre daha yüksek. Sansür, çoğunlukla politik nedenlerle veya işveren ilişkilerinden kaynaklanıyor. Toplumsal ve dinî değerlerin sansür uygulamalarında etkili olduğunu belirten gazetecilerin oranı daha düşük.
GAZETECİLERİN 4’TE 1’İ OTOSANSÜR YAPIYOR
Gazetecilerin yaklaşık dörtte biri (%25,3) kendi haberlerinde sıklıkla veya sürekli otosansür uyguladığını söylüyor. Bu oranın daha yüksek olduğu gruplar arasında kadın gazeteciler, lisans ve altı eğitim seviyesindeki gazeteciler ve diğer illerde çalışan gazeteciler var. Hiç otosansür uygulamadığını belirten gazetecilerin oranı ise %36,9.
HER 4 GAZETECİDEN 1’İ MESLEĞİNİ DEĞİŞTİRMEYİ DÜŞÜNÜYOR
Her 4 gazeteciden 1’i mesleğini değiştirmeyi düşünüyor. Haber yapma sürecinde kendilerine dava açılması, haberlerine erişim engeli getirilmesi, fiziksel olarak saldırıya uğrama, dijital materyallerine el konulması gibi birçok zorlukla karşılaştıklarını belirtiyorlar. Kadın gazetecilerin erkek gazetecilere kıyasla daha fazla engelle karşılaştığı ve ulusal basında çalışan gazetecilerin yerel basında çalışanlara kıyasla daha fazla darp edildiği ve dijital materyallerine el konulduğu da görülüyor.
Şu haberlere de göz atın: